İstenmeyen tüylerin lazer ile yok edilmesi yönteminde temel prensip; kıl ve kıl kökünde bulunan, kıla rengini veren melanin pigmenti ile ışığın etkileşimidir. Melanin, üzerine düşen lazer ışınını absorbe eder. Absorbe olan ışın, ısı enerjisine dönüşerek kıl kökünü tahrip eder.
Kalıcı epilasyon yöntemi için lazer ışınının cildin derinliklerine nüfuz ederek kıl köküne ulaşması ve ısı enerjisine dönüşerek köke hasar vermesi gerekir. Kıl kökleri, vücudun çeşitli yerlerinde değişmekle birlikte yüzeyin 2-5 mm altındadır. Epilasyon amaçlı geliştirilen cihazlarda, ışının -dalga boyu- cilt altında ulaştığı mesafenin bu sınırlar içinde olması gerekmektedir.
Lazer epilasyonda seçici fototermoliz denen yöntem kullanılarak melanin taşıyan kılı yok etmeye yetecek, ancak çevredeki dokuya zarar vermeyecek ölçüde lazer ışını gönderilmektedir. Bu nedenle güvenli ve etkili bir epilasyon için, cilt rengi; kıl rengi, kalınlığı ve yoğunluğu dikkate alınarak cilde gönderilecek enerji değerini ve gönderilme süresini belirlemek büyük önem taşır. MeDioStar XT Diod Lazer gibi gelişmiş lazer epilasyon teknolojilerinde kişinin cilt ve kıl özelliklerine göre özel ayarlamalar yapılmasını mümkün kılan gelişmiş bilgisayar sistemleri bulunmaktadır. Kişiye ve bölgeye özel en efektif dozların uzman doktorlar tarafından belirlenmesi gerekmektedir. Zira işlemin olması gerekenden düşük dozlarla uygulanması seansların uzamasına, tam tersine yüksek olması ciltte yanık ve lekelenmelere yol açmaktadır.
18 Kasım 2007 Pazar
LAZER IŞINININ EPİLASYON ETKİSİ NASIL OLUR?
Gönderen Admin zaman: 02:31
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder